Adnan Oktar kediciklere büyü mü yapıyor?

Adnan Oktar kediciklere büyü mü yapıyor?

Herkes Adnan Oktar'ın etrafındaki "kedicikler" denilen kadınların tuhaf ruh hallerini ve dikkat çekici yüz ifadelerini konuşuyor. Baygın, durgun, çok acayip hatta tuhaf diye ifade edilen yüz halleri, negatif enerjileri akla hep çeşitli zihin kontrol yöntemlerini getiriyor ve bu ihtimal zaman zaman medyada da konuşuluyor. Lakin bu kediciklerin bazılarının annelerinin, evlatlarının zihin kontrolüne tabi tutulduğu iddiası ile yargıya başvurduğunu kimler biliyor?

***

Çocuklarımızın ruhlarını çaldı


Yıllardır mahkemelik olan çeşitli olaylarla kamuoyunun gündeminde gelen "Adnan Hoca" lakaplı Adnan Oktar’a karşı, müritleri diye bilinen çocukların anneleri savaş açtı. Lütfiye Semin Babuna, Türkan Akyüzalp ve Emel Tezyapar, Adnan Oktar hakkında "Çocuklarımızın ruhunu çaldı, beyinlerini yıkadı" diyerek mahkemeye başvurdu.

HÜMA Babuna, Eda Babuna, Ceyda Ertüzün, Sinem Tezyapar ve Ebru Akyüzalp’in anneleri, çocuklarının Adnan Oktar’ın etkisinde kalarak hareket ettiklerini savundular ve hem Adnan Oktar, hem de çocukları hakkında suç duyurusunda bulundular. Lütfiye Semin Babuna, Türkan Akyüzalp ve Emel Tezyapar adlı anneler, çocuklarının "hipnozla ruhlarını çalmakla" suçladıkları Adnan Oktar’ın iftiraya azmettirmekten yargılanmasını talep ettiler.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na verilen dilekçenin altına imza atan Lütfiye Semin Babuna, Türkan Akyüzalp ve Emel Tezyapar, yıllardır şantaj ve iftira çetesi gibi çalıştığı, tehditlerle kişileri sindirdiği iddiasıyla suçlanan Adnan Oktar’ın çocuklarının beynini yıkadığını bildirdiler.

HİPNOZ SONUCU

Adnan Hoca’nın çocukları üzerinde açıklayamadıkları metafizik yöntemler kullandığını öne süren Lütfiye Semin Babuna, İstanbul 2’nci Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki davada şunları söylemişti:

"Çocuklarımız, beyinleri yıkanmış, gözleri donuk, içleri boşaltılmış robot gibiler. Hipnoz neticesi Adnan Hoca ruhlarını çaldığı için onun ağzıyla konuşuyorlar. Gözlerindeki ışık yok olmuş. Adnan Hoca evlatlarımızı ailelerinden ve çevrelerinden kopararak Türk aile yapısını bozmakta, dini alet ederek çocuklarımızı köleleştirmektedir. Sadece harcanan çocuklarımız değil, gerçek anlamda Türk gençliğidir." 

Annelerin Adnan Hoca isyanı

Türkan Akyüzalp, Lütfiye Semin Babuna ve Emel Tezyapar (soldan sağa), Adnan Oktar’ın yıllardır değişik yöntemlerle çocuklarının beynini yıkadığını belirterek İstanbul 2’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde dava açtılar.

( Hürriyet, 15 Mart 2007)

--------------------------------

Gizli bir Yahudi olduğunu uzun süre inkar ettikten sonra meydana çıkardığımız somut deliller karşısında açıkça itiraf etmekten başka çıkar yolu kalmayan Adnan Oktar'ın, A9 TV'ye çıkartarak "Tertemiz insanlar onlar. Peygamber soyu onlar." diye tanıtmak istediği Sanhedrin hahamlarının gerçek kimlikleri araştırıldığında ortaya korkunç gerçekler çıkıyor.

Bu hahamlar dünya üzerinde kara büyünün üstadları olarak biliniyorlar. Bunların kutsal kitap kabul ettiği KABALA kitabı ise tamamen büyü kitabı olarak tanımlanıyor. Pek çok devletin arşivlerinde ulaşılabilinen tarihi vesikalar, bu tarz Yahudilerin sapkın inançları ve hedefleri doğrultusunda yapmak istedikleri insanlık dışı eylemlere ışık tutuyor. İnsan eti yemek, insan kanı içmek, ayinle insan ve hayvan parçalamak, bütün gayri Yahudi milletleri(goyimleri) insandan aşağı kır hayvanı seviyesinde kabul edip onlara istediklerini yapmak, bulaşıcı hastalık yaymak, ekonomik buhranlara sebep olmak, kendi kız kardeşleri ile cinsi münasebete girmek, organ kaçakçılığı yapmak, terör üretmek, savaşlara sebep olmak, gayri Yahudi olan milletler arasında fitne çıkartıp savaştırmak, bu milletlerin medyasını ele geçirerek din, namus, ahlak duygularını kaldırmaya yönelik gizli faaliyet icra etmek ve daha türlü türlü insanlık dışı inançları İBADET olarak kabul ediyorlar. Bütün bunların ispatları için bakınız: www.GercekAdnanOktar.blogspot.com