Adnan'cıları tam iki bin polis bastı; en büyük şantaj çetesine geceyarısı darbesi
Nihayet En büyük şantaj çetesine geceyarısı darbesi 2000 polis aynı anda 45 evi bastı
DGM'nin isteği üzerine polisin şok baskınına uğrayan Bilim Araştırma Vakfı Fahri Başkanı Adnan Oktar, yani nam-ı diğer Adnan Hoca ve 75 müridi gözaltına alındı. Adnan Hoca'nın ve müritlerinin evlerinde yapılan aramalarda, ünlü isimlere şantaj için hazırlanmış çok sayıda video kaseti, fotoğraf ve belge ele geçirildi, bilgisayarlara el konuldu.
İSTANBUL'da önceki geceyarısı, DGM'nin talebi üzerine Adnan Hocacılara yönelik çete operasyonu düzenleyen polis, şantaj ve tehdit şebekesi kurmakla suçlanan Bilim Araştırma Vakfı Fahri Başkanı Adnan Oktar ve 75 müridini gözaltına aldı. Yaklaşık 2000 polisin katıldığı operasyonda, 45 ayrı adrese aynı anda baskın yapıldı. Birbirleriyle haberleşme fırsatı verilmeden gözaltına alınan alınan Bilim Araştırma Vakfı üyelerinin evlerinde yapılan aramada, ünlü isimlere şantaj için hazırlanmış çok sayıda video kaseti, fotoğraf ve belge ele geçirildiği, bilgisayarlara el konulduğu bildirildi.
SEKS TUZAĞI KURMUŞLAR
Adnan Hoca ve müritlerinin, son dönemde eski İstanbul Valilerinden biri ile yine İstanbul'da görev yapmış eski bir emniyet müdürüne seks tuzağı kurdukları iddia edildi. Her 2 bürokrata da kadın yollayıp, sevişirken gizli kameralarla aldıkları görüntülerle şantaj yaptıkları öne sürüldü. Hocacıların, zengin ailelerin kızlarını da, kendilerine ait lüks yatlarda seks tuzağına üşürüp çıplak fotoğraflarını çektiklerini, bu fotoğraflarla ailelerine şantaj yaptıkları bildirildi. Adnan Hoca'nın müritlerinin, geçtiğimiz eylül ayında Ceylan İntercontinental Otel'de tartıştıkları DYP İstanbul Eski İl Başkanı ve Milletvekili Celal Adan'ın 14 yaşındaki çocuğunun arkadaşlarının ev adreslerini tespit ettikleri, babasıyla ilgili iftira dolu mektuplar gönderdikleri ileri sürüldü.
TORBALAR DOLUSU BELGE
Bilim Araştırma Vakfı Başkanı Tarkan Yavaş, Sekreter Adnan Tınarlıoğlu, Vakıf sözcüsü Bahadır Güven, yönetimde görevliÖzgür Polat, Fırat Develioğlu'nun da gözaltına alındığı operasyonların, vakfın Türkiye genelindeki üyelerine yönelik de sürdürüldüğü, bu nedenle başka illerde de gözaltına alınanlar olduğu öğrenildi. Vakıf üyelerinin kullandığı Silivri Fenerköy'deki Pembe Köşk adlı çiftliğe de dün sabah saatlerinde baskın yapıldı. 40 dönüm ormanlık arazi üzerindeki, atların, ahırların bulunduğu çiftlikteki torbalar dolusu belgeye el konuldu. Bu arada operasyonu haber alarak yurtdışına kaçmaya çalışan bir kişinin de Atatürk Havalimanı'nda gözaltına alındığı öğrenildi.
ADNAN HOCA EMNİYET'TE
DYP Genel Başkanı Tansu Çiller'e 20 Kasım 1999 tarihinde Ankara Atatürk Spor Salonu'nda yapılacak büyük kongre öncesi destek kararı alan Bilim Araştırma Vakfı'nın Fahri Başkanı,Adnan Hoca lákaplı Adnan Oktar'ın, Kandilli sırtlarındaki 30 dönüm arazi üzerindeki evini, önceki gece 03.00 sıralarında Terörle Mücadele ile Organize Suçlar ve Silah kaçakçılık Şube Müdürlüğü'ne bağlı ekipler bastı. Evin çevresinde 30 kadar polis güvenlik önlemi aldı. Adnan Oktar'ın saray yavrusu gibi evinde arama sabaha kadar sürdü. Gözaltına alınan Adnan Oktar,sabah saatlerinde önce Beylerbeyi'ndeki Sabancı Polis Karakolu'na, ardından da 09.00 sıralarında Vatan Caddesi'ndeki Emniyet Müdürlüğü'ne getirildi.
DİSKETLER İNCELENİYOR
Bilim Araştırma Vakfı'nın Fatih'teki merkezinden ve üyelerin evlerinden elde edilen dosya, kitap, kaset ve disketlerin de incelenmesine başlandı. Vakıf Başkanı Adnan Oktar ile diğer üyelerin avukatları da sabah saatlerinde geldikleri Emniyet Müdürlüğü'nde, müvekkilleri hakkında bilgi edinememekten yakındılar. Çok sayıda avukat, İstanbul Emniyet Müdürlüğü ile İstanbul DGM Cumhuriyet Başsavcılığı nezdinde girişimlerini sürdürürken, şu ana kadar henüz bir sonuç alamadılar. Bu arada, Organize Suçlar ve Silah Kaçakçılık Şube Müdürlüğü'nün bulunduğu B Blok'taki girişte bekleyen basın mensupları da, bu operasyon çerçevesinde dışarı çıkarıldı. Basın mensuplarının, tekrar içeri girmemeleri için B Blok önüne bir çevik kuvvet birimi yerleştirildi.
Gözaltında
Şok baskında gözaltına alınan Adnan Hoca lakaplı, Adnan Oktar'ın başı dertten kurtulmuyor. İstanbul DGM tarafından Ümmetçilik propagandası yaparak milli duyguları zedelemekle suçlanan Adnan Oktar 1986 yılında tutuklandı. 10 ay cezaevinde yattı. Adnan Oktar, 8 Temmuz 1991'de, İzmir Altınyunus'ta gözaltına alındı. Polis gözetiminde İstanbul'a getirilen Adnan Hoca'nın Ortaköy'deki evinde arama yapıldı. Kütüphanesinde jelatin kağıdına sarılı olarak 4 gram kokain bulundu. Adnan Oktar, İstanbul Nöbetçi Sulh Ceza Mahkemesi'nde tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. Hakkında, uyuşturucu madde kullanmak suçundan İstanbul 10. Asliye Ceza Mahkemesi'nde 5 yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı. Mahkeme aşamasında, Adli Tıp Kurumu 5. İhtisas Kurulu'ndan gelen raporla, Adnan Hoca'nın kanında 5 miligram kokain artığı bulunduğu ortaya çıktı. 1993 yılında delil yetersizliğinden beraat etti.
Kapalı Zarf operasyonu
İstanbul Emniyet Müdürü Hasan Özdemir, Adnan Hocacılar'a yönelik baskınlarda, terör operasyonlarında kullanılan ve 'Kapalı Zarf' adı verilen yöntemi uyguladıklarını açıkladı. Hasan Özdemir'in, Türkiye'deki gelmiş geçmiş en büyük çete operasyonu olarak nitelediği baskınlar başlamadan önce, adreslere gidecek amirlerle çok gizli bir toplantı yapıldı. Operasyonu yönetecek amirlere, gidecekleri adresler kapalı zarflar içinde teslim edildi. Zarfları, operesyon başlamadan yarım saat önce açmaları için amirler uyarıldı. Birimlerin başındaki amirlerin, operasyon başladıktan sonra birbirleriyle telsiz ve telefon görüşmeleri yapması da kesinlikle yasaklandı. 02.30'da operasyon başlatıldı. Zarfları açan birim amirleri, kendilerine verilen adreslere baskın düzenlediler. Operasyonun duyulmaması için, gözaltına alınan kişilerin, yakınlarıyla görüşmelerine izin verilmedi. İstanbul Emniyet Müdürü Hasan Özdemir, geceyarısı baskınlarını, ‘‘İstanbul halkı için yaptığımız en önemli operasyon. Bunlar bir çete. Vatandaşın, çoluğunu çocuğunu şantajla kaçırıyorlardı. Bir yılan haline gelmişlerdi. İstanbul'un kangreniydiler’’ diye değerlendirdi. Adnan Hocacılar'ın mağdur ettiği kişilerin şantaj nedeniyle şikáyetçi olamadığını öne süren Hasan Özdemir, ‘‘Şikáyetçi olsunlar. Kimliklerini kesinlikle gizli tutacağız’’ sözü verdi.
3.5 saat arayıp 1 poşet götürdüler
Polis, 03.00 sıralarında, lösemi hastası olan ve başlattığı kan bağışlama kampanyasıyla gündeme gelen Doktor Oktar Babuna'nın Erenköy Yeşillik Sokak 5 Numara'daki evine de baskın düzenledi. Polisler, 3.5 saat süren aramadan sonra ellerinde bir poşetle evden ayrıldılar. Polis ekiplerinin evden ayrılmasından sonra basın açıklaması yapan Doktor Oktar Babuna, ‘‘Evime gelen polisler çok kibar ve iyi davrandılar. Onlar bizi çok sevdiklerini söylediler. Böyle bir uygulamanın neden yapıldığını kendilerinde anlamamış. Ama ben dindar ve muhafazakár bir insanım. Geceyarısı bu şekilde evime girilmesini hiç de doğru bulmuyorum. 75 yaşındaki babam, bu ani geliş nedeniyle rahatsızlandı. Babama ait konferans dialarına ve bazı dini kitaplara el koydular. Bu konuyu devlet büyüklerimize kadar ileteceğim’’ dedi. Polisin ifadesini almadığını da belirten Dr. Babuna, evine yapılan baskının Bilim Araştırma Vakfı üyelerinin evlerine yapılan baskınla ilgili olduğu yolunda duyum aldığını da belirterek, ‘‘Ben Bilim Araştırma Vakfı'na üye değilim. Adnan Oktar'la topu topu bir iki kez görüştüm. Ama dindar ve muhafazakár bir insan olduğumu daha önce de belirtmiştim’’ dedi.
Müritlere kelepçe
Çizgi ötesi şık giyinen, parlak ceketlerinin altından, Smith Wesson tabancalarının kabzası şişkinlik yapan Adnan Hoca'nın yakışıklı müritleri, önceki gece düzenlenen en büyük çete operasyonuyla yakalandılar. Bilim Araştırma Vakfı'nın en çok tanınan üyelerinden, vakfın sözcüsü Bahadır Güven (eli silahlı), dün gözaltına alınan 75 kişinin arasındaydı. Vakfın Genel Sekreteri Adnan Tınarlıoğlu (solda üste), eski başkanı Ufuk Zeytinoğlu, eski manken Gülay Pınarbaşı, Halil Müftoğlu, Burak Abacı, sabaha karşı, ellerine kelepçe vurularak, Vatan Caddesi'ndeki Emniyet müdürlüğü'ne getirildiler.
Adnan Hocacılar: Masonların komplosu
ADNAN Hoca olarak tanınan, Bilim Araştırma Vakfı Fahri Başkanı Adnan Oktar ve vakıf üyelerinin evlerine önceki gece düzenlenen baskınlar, Bilim Araştırma Vakfı'nca ‘Hukuksuz’olarak nitelendirildi. Vakfın gönderdiği yazılı açıklamada şöyle denildi: ‘‘BAV, kurulduğu 1990 yılından bu yana Türk milletini bölücü ve komünist akımlara karşı fikri yönden bilinçlendirmektir. Dolayısıyla BAV'ın hizmetlerinden rahatsız olanlar, ancak bu hedeften rahatsız olan çevrelerdir. Bunlar özellikle bir kısım komünist odaklar ve masonik mahfillerdir. Özellikle vakfın komünist ideolojinin temeli olan Darwinizm'in geçersizliğini Türk toplumuna duyrmayı amaçlayan faaliyetleri bu odakları ciddi biçimde rahatsız etmiştir. ’’ 13 Kasım 1999 Cumartesi Hürriyet