Hakkında örgüt kurmaktan çocukların cinsel istismarına kadar 30 ayrı suçlama bulunan Adnan Oktar yapılanmasına yönelik operasyonda yeni bilgiler günyüzüne çıkıyor. Oktar’ın olası polis operasyonunda Kısıklı’daki villasından 3 kaçış planı yaptığı belirlendi. Operasyon sırasında Kandilli’deki villaya giren polis, ormanlık alandan aşağıya kadar inen bir gizli yol buldu. Bu yol villanın arka tarafından ağaçlık alana giriyordu. Ve ağaçların arasından yaklaşık 300 metreye kadar aşağıya merdivenler vardı. Merdivenlerden inen polis, yol bitiminde kapalı bir kapıyla karşılaştı. Polis, kapının sağ kısmında dikkat çeken bir ayrıntı gördü. Burada bile duvara asılı bir kamera sistemi vardı. İncelemede kapıdan dışarı çıkmadan önce dışarıyı görebilen bir sistem kurulduğu tespit edildi.
Kameradan öğrendi
Yapılan çalışmaların ardından bu gizli yolun detayları da belirlendi. İddialara göre, Adnan Oktar, polis baskınlarına karşı Üsküdar’daki villasında bir araba, Kandilli’deki villasında bir araba ve sahilde bir tekneyi 24 saat bekletiyordu. Polisin villaya doğru gelişini, kameralardan öğrendi. Hemen yanına yardımcısı Didem Ürer’i alarak kimsenin bilmediği o gizli yoldan aşağı indi. Kapıya geldiğinde, önce kapının güvenlik kamerasından dışarıyı yokladı. Polisi görmeyince bu kapıdan çıkarak 24 saat beklettiği arabasına Didem Ürer ile birlikte bindi. Ancak arabayla Sarıyer’e giderken yakalandı. Oktar’ın bu durumlar için 2 para dolu çantayı her zaman hazır tuttuğu öğrenildi. Sarıyer’de yakalandığında 40 bin dolar ve bir çanta dolusu döviz ele geçirilmişti.
Yapılan çalışmaların ardından bu gizli yolun detayları da belirlendi. İddialara göre, Adnan Oktar, polis baskınlarına karşı Üsküdar’daki villasında bir araba, Kandilli’deki villasında bir araba ve sahilde bir tekneyi 24 saat bekletiyordu. Polisin villaya doğru gelişini, kameralardan öğrendi. Hemen yanına yardımcısı Didem Ürer’i alarak kimsenin bilmediği o gizli yoldan aşağı indi. Kapıya geldiğinde, önce kapının güvenlik kamerasından dışarıyı yokladı. Polisi görmeyince bu kapıdan çıkarak 24 saat beklettiği arabasına Didem Ürer ile birlikte bindi. Ancak arabayla Sarıyer’e giderken yakalandı. Oktar’ın bu durumlar için 2 para dolu çantayı her zaman hazır tuttuğu öğrenildi. Sarıyer’de yakalandığında 40 bin dolar ve bir çanta dolusu döviz ele geçirilmişti.
Oktar’ın cinsel hayatı yoktu
Adnan Oktar grubunun eski iki numarası Fırat Develioğlu ve eski kedicik Ceylan Özgül katıldıkları televizyon programında örgütle ilgili açıklamalarda bulundu. 1986’da katıldığı gruptan 1996’da ayrıldığını belirten Develioğlu;
Adnan Oktar grubunun eski iki numarası Fırat Develioğlu ve eski kedicik Ceylan Özgül katıldıkları televizyon programında örgütle ilgili açıklamalarda bulundu. 1986’da katıldığı gruptan 1996’da ayrıldığını belirten Develioğlu;
➥ ''Adnan Hoca’nın mehdi olduğuna inanıyorduk. Cihat ve zekat yöntemiyle gençleri kandırılıyordu. 99’a kadar bazı ünlüler geldiler, gittiler'' dedi. Özgül ise şunları söyledi:
➥ ''Oktar’ın ciddi sağlık sorunu var. Oktar cinsellikle ilgili işlerin içinde çok fazla olmak istiyor ama olamıyor.''
İşkence davasına katılan olmadı
Oktar grubunun 19 yıl önce Dönemin Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürü Adil Serdar Saçan’ın da aralarında bulunduğu 8 emniyet görevlisine açtıkları işkence davasının görülmesine devam edildi. İstanbul 7. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya tutuksuz sanıklar Vedat Mercan, Fevzi Rakipoğlu ve avukatları katıldı. Duruşmada ayrıca Oktar grubundan yalnızca avukatı Semra Karadağ hazır bulundu. Avukat Karadağ, davaya katılan avukatlardan Ayfer Bayer’in mazaret dilekçesini gönderdiğini bildirdi. Bunun üzerine mahkeme başkanı Zafer Özer 'Operasyon nedeniyle kimler gözaltında gerçekten haberim yok. Gözaltılar nedeniyle mi bu mazaret dilekçesi' şeklindeki sözleri üzerine avukat Karadağ tutanaklara gözaltıların geçmesini istemedi. Duruşmada Oktar grubunun verdiği reddi hakim taleplerini içeren dilekçeler okundu. Mahkeme reddi hakim talebinin davayı uzatmaya yönelik olduğuna kanaat getirerek reddine karar verdi. Duruşmayı erteledi.
Saçan’ı dava etmişlerdi
Adnan Oktar grubuna yönelik 12 Kasım 1999 yılında yapılan operasyonda gözaltına alınanlara işkence yaptıkları iddia edilen dönemin Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürü Adil Serdar Saçan’ın da aralarında bulunduğu 8 emniyet görevlisi hakkında 'işkence' suçundan 27’şer kez 12’şer yıla kadar hapis istemiyle dava açılmıştı.
Dev gömlekçiye MASAK baskını
Oktar grubuna yönelik soruşturmada 86 şirket için el koyma kararı verilmişti. MASAK raporu sonrası el konulan şirketlerden ikisi de İstanbul Gömlekleri Sanayi Ve Ticaret Anonim Şirketi ve Mehmet Alp Ünlü Giovanni Pico Della unvanlı şirketler oldu. Anılan şirketlerden İstanbul Gömlekleri AŞ’nin Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Alp Ünlü gözaltına alındı. Temeli 1956 yılında atılan İstanbul Gömlekleri AŞ, Türkiye tekstil sektörünün kalbi konumunda olan Fatih Yeşildirek’de bulunuyor.
Oktar grubunun 19 yıl önce Dönemin Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürü Adil Serdar Saçan’ın da aralarında bulunduğu 8 emniyet görevlisine açtıkları işkence davasının görülmesine devam edildi. İstanbul 7. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya tutuksuz sanıklar Vedat Mercan, Fevzi Rakipoğlu ve avukatları katıldı. Duruşmada ayrıca Oktar grubundan yalnızca avukatı Semra Karadağ hazır bulundu. Avukat Karadağ, davaya katılan avukatlardan Ayfer Bayer’in mazaret dilekçesini gönderdiğini bildirdi. Bunun üzerine mahkeme başkanı Zafer Özer 'Operasyon nedeniyle kimler gözaltında gerçekten haberim yok. Gözaltılar nedeniyle mi bu mazaret dilekçesi' şeklindeki sözleri üzerine avukat Karadağ tutanaklara gözaltıların geçmesini istemedi. Duruşmada Oktar grubunun verdiği reddi hakim taleplerini içeren dilekçeler okundu. Mahkeme reddi hakim talebinin davayı uzatmaya yönelik olduğuna kanaat getirerek reddine karar verdi. Duruşmayı erteledi.
Saçan’ı dava etmişlerdi
Adnan Oktar grubuna yönelik 12 Kasım 1999 yılında yapılan operasyonda gözaltına alınanlara işkence yaptıkları iddia edilen dönemin Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürü Adil Serdar Saçan’ın da aralarında bulunduğu 8 emniyet görevlisi hakkında 'işkence' suçundan 27’şer kez 12’şer yıla kadar hapis istemiyle dava açılmıştı.
Dev gömlekçiye MASAK baskını
Oktar grubuna yönelik soruşturmada 86 şirket için el koyma kararı verilmişti. MASAK raporu sonrası el konulan şirketlerden ikisi de İstanbul Gömlekleri Sanayi Ve Ticaret Anonim Şirketi ve Mehmet Alp Ünlü Giovanni Pico Della unvanlı şirketler oldu. Anılan şirketlerden İstanbul Gömlekleri AŞ’nin Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Alp Ünlü gözaltına alındı. Temeli 1956 yılında atılan İstanbul Gömlekleri AŞ, Türkiye tekstil sektörünün kalbi konumunda olan Fatih Yeşildirek’de bulunuyor.
Kumaşçılık ile faaliyetlerine başlayan firma daha sonra İstanbul Gömlekleri markası ise yurt içinde yönelik üretim yaptı. Şirket 1999’dan beri de Giovanni Pico Della markası ile de başta Rusya, Kazakistan, Azerbaycan, Dubai olmak üzere bir çok ülkeye ihracat yapıyor. 1956 yılında Sultanhamam’daki tarihi Gürün Han’da faaliyete başlayan firmanın Bağcılar’da fabrikası bulunuyor. Şirketin yönetiminde Ünlü Ailesi’nin yanı sıra başka bir ailenin daha olduğu anlaşıldı. MASAK kararı ile el konulan Mehmet Alp Ünlü Giovanni Pico Della unvanlı şirketin ise geçen yıl kurulduğu anlaşıldı.
Nü tabloları çıktı
Oktar’ın villasında yapılan aramalarda silahların yanı sıra çok sayıda antika eşya da çıktı. El konulan tüm eşyalar incelenmek üzere Emniyet’e götürüldü. Buradaki incelemede özel olarak paketlenmiş nü tablolar bulundu. Tablolardaki kadınların ‘kedicikler’ olarak bilinen Oktar’ın ‘kadın müritleri’ olduğu belirlendi.
| Akademi Dergisi
BU YAYINIMIZI SOSYAL AĞLARDA PAYLAŞMAYIN, çünkü CIA SANSÜRLEYECEK ve kimse görmeyecek.
Bizi, gerçek sahibi CIA olan Facebook başta olmak üzere, Amerikan sosyal ağlarının ve video kanallarının hiçbirinde sağlıklı/sansürsüz/özgür bir şekilde takip edemezsiniz. Senelerdir sansürleniyoruz ve bunu yüzlerce somut teknik delil ile, ayrıca binlerce kişinin şahitliği ile ispat edebiliyoruz. Buradaki yayınlarımızı/videolarımızı da Amerikan sosyal ağları üzerinden yaymayı başaramazsınız.
BİZİ TELEGRAM GRUBUMUZDAN TAKİP ETMELİSİNİZ
Paylaşımlarımızı anında görüp takip etmenin tek sağlıklı yolu Telegram grubumuza üye olmanızdır. WhatsApp'ın da gerçek sahibi CIA'dır ve Telegram, WhatsApp'ın alternatifi olan bir yazılımdır, bize has ve tarafımızdan üretilen bir yazılım değildir. Dünyada, onlarca devlette yüz milyonlarca kişi tarafından güvenle kullanılır. Güncel paylaşımlarımızdan anında haberdar olmak için www.telegram.org adresinden, kullandığınız cihaza uygun olan bir uygulamasını kurup, şuradaki Telegram kanalımıza takipçi olabilirsiniz: http://www.t.me/AkademiDergisi
BU YAYINIMIZI SOSYAL AĞLARDA PAYLAŞMAYIN, çünkü CIA SANSÜRLEYECEK ve kimse görmeyecek.
Bizi, gerçek sahibi CIA olan Facebook başta olmak üzere, Amerikan sosyal ağlarının ve video kanallarının hiçbirinde sağlıklı/sansürsüz/özgür bir şekilde takip edemezsiniz. Senelerdir sansürleniyoruz ve bunu yüzlerce somut teknik delil ile, ayrıca binlerce kişinin şahitliği ile ispat edebiliyoruz. Buradaki yayınlarımızı/videolarımızı da Amerikan sosyal ağları üzerinden yaymayı başaramazsınız.
BİZİ TELEGRAM GRUBUMUZDAN TAKİP ETMELİSİNİZ
Paylaşımlarımızı anında görüp takip etmenin tek sağlıklı yolu Telegram grubumuza üye olmanızdır. WhatsApp'ın da gerçek sahibi CIA'dır ve Telegram, WhatsApp'ın alternatifi olan bir yazılımdır, bize has ve tarafımızdan üretilen bir yazılım değildir. Dünyada, onlarca devlette yüz milyonlarca kişi tarafından güvenle kullanılır. Güncel paylaşımlarımızdan anında haberdar olmak için www.telegram.org adresinden, kullandığınız cihaza uygun olan bir uygulamasını kurup, şuradaki Telegram kanalımıza takipçi olabilirsiniz: http://www.t.me/AkademiDergisi